Son Güncelleme: 1 Nisan 2017 10:49 Milliyetçi Hareket Partisi Çorum İl Başkanı Mehmet Akif Aras, İl Yöneticileriyle birlikte İskilip’te referandum çalışmalarına katıldı.
İskilip İlçesinde İskilip Kaymakamı Bahadır Güneş, Belediye Başkanı Recep Çatma ve Emniyet Müdürlüğünü ziyaret etti. Tapu Müdürlüğü, Mal Müdürlüğü, Esnaf Kefalet Kooperatifi, Askerlik Şubesi, Kütüphane Müdürlüğü, Köy Muhtarları Derneği, Öğretmen Evi ve İlçe Jandarma Komutanlığını ziyaret etti.
İskilip İlçesinde bulunan esnafları ziyaretlerinden sonra, yöneticiler vatandaşlarla da sohbet ederek referandum sürecinde Milliyetçi Hareket Partisinin politikalarını, izlediği tutumu ve neden evet dediğini anlattılar.
Programa İl Yöneticileri, İskilip İlçe Başkanı Ali Alıcı ve Yönetimi, Uğurludağ İlçe Başkanı Ali Köse ve İskilip İlçe Başkanı Atıf Boncuk katıldı. Ziyaretlerden sonra İskilip İlçe Başkanlığında İlçe Yöneticileriyle buluşan Aras şu açıklamalarda bulundu:
“15 Temmuz FETÖ felaketinden sonra siyasetin ve ülkenin beliren ihtiyaçlarına gözümüzü kapatmadık, sırtımızı dönmedik. Sistemin yeniden inşasını zorunlu gördük. Milli bir mutabakat kapsamında olmasına özen gösterdik. Artık kalıcı nitelikli bir milli mutabakatın şart olduğunu görüyor, fiili durum ve açmazın bir an önce sonlanmasını bekliyoruz.
Uzlaşmanın, sorumluluk ruhuyla milli şuuru buluşturmuş siyasi bir vicdanda vasat ve varlık bulacağına inandık, inanıyoruz. Bizim uzlaşacağımız alan milli ve manevi değerlerle sınırlıdır. Bekamızın bize yüklediği sorumluluklara göre hareket ettik. Buna karar verirken milletimizin beklentilerine ve Yenikapı’da doğmuş birliktelik hukukuna müzahir hareket ettik.
Türkiye’nin toparlanması, milli bekanın muhafazası için Türk milliyetçiliğinin devreye girmesi lazımdı. 2007 yılında, TBMM’nde yapılması gereken Cumhurbaşkanı seçiminin önüne 367 toplantı yeter sayısı takozu koyan sorumsuz ve şuursuzlar aslında sistemsel değişimin önünü açmışlardır.
Bugünlerde, 16 Nisan’ın meşruiyetini tartışmaya açanlar ve CHP, eli kanlı aydınlıkçılar, baharla birlikte yeni bir askeri müdahale için açık veya örtülü çağrı yapan demokrasi dışı gruplar kanayan yara haline gelmiş fiili sancının bir numaralı failleri olarak tarihe geçmişlerdir.
CHP Genel Başkanı ise hala milleti korkutmakla meşguldür. Kılıçdaroğlu 16 Nisan’da Anayasa’da hangi maddelerin değişeceğini bilmekten acizdir. Çünkü açıp okumamıştır, merak edip incelememiştir. 15 Temmuz FETÖ ihanetini ağzına dahi almamaktadır. Buna dair konuşmaktan ısrarla kaçınmaktadır.
Türk milleti ne zaman diktatöre rıza göstermiştir? Kılıçdaroğlu’nun ağzından bir kez olsun PKK’ya, YPG’ye tepki duyulmuş mudur? CHP’nin dili yalan, öğüttüğü yalan, savurduğu hezeyandır. Evet çıkarsa felaket olurmuş, Türkiye bölünürmüş. Asıl felaket CHP’dir, hayırcı yoldaşı FETÖ’nün yeni sığınağı aydınlıkçılardır. Felaket PKK’dır, FETÖ’dür, IŞİD’tir, PYD-YPG’dir, Türk düşmanlarıdır.
Şimdi bir başka isim çıkmış, 16 Nisan’da yüzde yüz evet çıksa da meşruiyeti olmaz diyor. Hatta yeni bir kalkışma ve darbe teşebbüsünden bahsediliyor.
İskilip’ten haykırıyoruz, milletin tercihine gayri meşru demek demokrasiyi ipe çekmek, milli iradeye kast etmektir. Böylelerinin sonu hüsran, akıbeti hezimettir.
Yeni bir darbe planı yapanlar, bunu aklından geçirenler 80 milyonu yok etmeden amaçlarına asla ulaşamayacaklardır.
Ve de silaha sarılıp demokrasiye, milletimizin asil duruşuna kıymaya hazırlık yapanlar varsa, peşin peşin bedelini ödemeye de razı olmalıdır. Milliyetçi Hareket Partisi, 16 Nisan’da devlet için evet, millet için evet, Cumhuriyet için evet, Türklüğün bekası için evet diyecektir. Her evet Türkiye’nin güvencesidir. Her evet Türk milletinin gelecek özlemidir. Her evet şehitlerimize ödenmiş vefa borcudur. Her evet İskilip Kalesi’nde yankılanmış sadakat nişanesidir. Her evet milletin ebediliğidir.. Devletin sürekliliği, Türkiye’nin bekasıdır.”