Son Güncelleme: 28 Nisan 2017 08:26 Hitit Üniversitesi ve Türk Tarih Kurumu (TTK) iş birliğinde “II. Uluslararası Anadolu Uygarlıkları Sempozyumu”, ‘Yollar ve Köprüler’ temasıyla Üniversite Meslek Yüksekokulu Ethem Erkoç Konferans Salonu’nda başladı.

“II. Uluslararası Anadolu Uygarlıkları Sempozyumu” serilerinin yeni araştırmalar ışığında farklı temalarla Anadolu Medeniyetlerinin yapı taşlarının külliyatının (corpusunun) oluşturulmasının amaçlandığı konferansa, Çorum Milletvekili Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Reha Metin Alkan, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Nurcan Baykam, İl Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ömer Arslan, yurt içi ve yurt dışından bildirilerini sunmak üzere gelen birçok öğretim elemanı ve akademisyenler, öğrenciler ve çok sayıda konuk katıldı.

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından yoğun bir ilgiyle takip edilen konferansın açılışını Rektör Prof. Dr. Reha Metin Alkan yaptı.

ÜNİVERSİTEMİZ BİRÇOK SIRALAMADA BÜYÜK ÇIKIŞ YAKALADI

Rektör Prof. Dr. Reha Metin Alkan, “Siz değerli konuklarımızı, Çorum’da Üniversitemiz ev sahipliğinde bir etkinlikte ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Ben bir mühendis olarak, konuya baktığımda gerçekten yollar ve köprülerin çok farklı boyutları var, Yol, tünel, köprü demek medeniyetle eş anlamlı demek. Halil Rifat Paşa’nın dediği gibi ‘Gidemediğiniz yol sizin değildir.’ Bu konunun özeti bir deyiş doğrusu. Burada bugün bu konu, hem teknik hem de birçok açıdan ele alınacak. Bu etkinliğin kazandırılmasında başta TTK Başkanı Prof. Dr. Refik Turan’ın katkıları ve Çorum Milletvekilimiz Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt’un emekleri ve çabalarından ötürü kendilerine çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

Üniversitenin henüz 11 yıllık bir üniversite olmasına rağmen hem öğrenci sayısının yaklaşık 18 bine hem de akademik ve idari personelin 1000’in üzerinde olmasının yanında bu niceliksel artışın aynı şekilde niteliksel olarak da artışına dikkat çeken Prof. Dr. Reha Metin Alkan, “Son 3-4 yılda Üniversitemiz birçok sıralamada büyük bir çıkışı yakalamış durumda. Ben bu anlamda, Üniversitemiz yükselen başarı grafiğini bulunduğumuz kodlar içerisinde hep beraber yaşadığımız toplumun her kesimiyle ortak ve entegre olmaya, birlikte çalışmaya bağlıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

Üniversitelerin değişim-dönüşüm sürecinde olduğundan bahseden Prof. Dr. Reha Metin Alkan, “Bildiğiniz üzere artık her ilde bir üniversite var. Bu üniversiteler açılırken hiç şüphesiz yükseköğretimin yaygınlaştırılması birincil amaçtı. Ancak şimdi sadece ülkemizde değil, tüm dünyada eğitim sistemi şekil değiştirdi. Artık sadece bilimin üretildiği kurumlar olmaktan öteye ürettiği bilimi, içinde bulunduğu toplumun refah, kültür, sosyal ve ekonomik seviyesine katkı sağlamaya başlar oldu. Bizler de üniversitelerin sadece fiziki yapılardan ibaret olmadığını ve önemli olan bu yapıların nasıl, nerede, hangi amaçla kullanıldığı üzerinde duruyor, Üniversitemizi bu bakış açısıyla konuşlandırmaya ve geliştirmeye çalışıyoruz.” dedi.

Prof. Dr. Reha Metin Alkan, günümüz küresel dünyasında değerlerin farklılığına ve geleceğe dönük çalışmalara ihtiyacımız olduğuna yönelik yaptığı konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Rakiplerimiz durmadan çalışıyor. Dünya artık küresel bir köy. Gerçekten artık sınırlar fiziki olarak internet ve teknolojiyle kalkmış durumda. Rakiplerimiz Türkiye’de değil, dünyada. Bizler de bu yarışın dışında kalmayı hiç düşünmedik. Gücümüz yettiğince bu yarışın en önemli bileşeni olmaya gayret ettik. Bu anlamda gelecekte iş istihdamı ve önü açık olan bölüm ve programlar açtık, açmaya devam ediyoruz. Bilim ve ihtiyaçlar şekil değiştiriyor. Üniversitelerin bunların takipçisi değil, lokomotifi olması gerekiyor.”

Prof. Dr. Reha Metin Alkan, “Bu etkinliğin farklı iş birliklerine vesile olacağını düşünüyorum. Bu etkinlikte emeği geçen başta Çorum Milletvekilimiz Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt’a, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan’a teşekkür ediyor etkinliğin çok güzel geçmesini temenni ediyorum. Tüm katılımcılara saygı ve selamlarımı iletiyorum.” diyerek konuşmasını tamamladı.

ANADOLU’NUN BAĞRI OLAN ÇORUM ÇOK ÖNEMLİ

Tarih kokan Çorum’da bulunmaktan çok mutlu olduğunu ifade eden Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan konuşmasında, “Anadolu çok önemli. Anadolu’nun bağrı olan Çorum daha önemli. Kalp mesafesinde bir yer Çorum. Anadolu değince akla tarih, kültür, uygarlık akla geliyor” diye konuşarak Türk Tarihine ve Çorum’un Türk Tarihi açısından önemine değindi.

Bunlara ek olarak Çorum’un birçok Anadolu Medeniyetine ev sahipliği yapması bakımından farklı bir yeri olduğuna, Türk Tarihinde en önemli savaşlara, bunların sonuçlarını anlattığı konuşmasında Prof. Dr. Refik Turan, “Yollar ve köprüler, şehirlerin sonucudur. Dağ ne kadar yüce olursa olsun, yol onun üstünde aşar.” ifadesinde bulundu.

Anadolu Medeniyetlerinin her birinin kültürümüze kazandırdığı birçok katkısından örnekler vererek Osmanlı’da da yol ve köprü yapmanın en önemli vazifelerden biri olduğuna ve şehirleri şehir yapan en önemli unsurlar olduğundan bahseden Prof. Dr. Refik Turan, “Bir toprağın vatan olması manaların üstünde mana taşır. Bir toprağı vatan yapan insanların yaşanmışlığıdır, zaferler ve hüzünlerin beraber yaşanmasıdır. Vatan topyekûn yaşanmışlıklarla elde edilir. Türkler için vatan olgusu, tam anlamıyla hak ettiği yerdedir.” dedi.

Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, “Öncüler, şehirdeki sahiplenmeler çok önemli. Milletvekillerimizi ve Çorum idarecilerimizi tebrik ediyorum. Bu toplantı hayırlı, bundan sonraki gelecek toplantılarında bir habercisi ve bir arefesi olsun istiyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyor saygılarımı sunuyorum.” diyerek konuşmasını tamamladı.

ÇORUM BENİM İÇİN ÇOK ÖZEL

Çorum Milletvekili Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt ise “Doğup büyüdüğüm Çorum benim için çok özel. Üniversitemiz bizim için çok değerli. Üniversitemize sunduğumuz ve önerdiğimiz her projemize Rektörümüz her zaman destek ve ön ayak oldu. Kendisine bu anlamda ayrıca teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

“Anadolu önemli. Dünya terminalojisinde Anadolu diye başka bir yer yok. Bu anlamda kelime bakımından bizde kadının yeri çok ayrı ve önemli. Anadolu bizim Anadolu’muz. Geldiğimiz Anadolu’muzu kaybetmeye hiç niyetimiz de yok. “ diye konuşan Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt, “Kültür ve yolların önemini, ilişkilerin kültürle kurulduğunu biliyoruz. Bizlerin siyasetle, kültür ve tarihimize katkı yapması gerekiyor.” ifadesinde bulunarak ellerinden geldiği kadar proje üretmeye çalıştıklarını ve her türlü projeye destek verdiklerini sözlerine ekledi.

Protokol konuşmalarının tamamlanmasının ardından sempozyum açılışı, ödül takdim töreniyle sona erdi. “II. Uluslararası Anadolu Uygarlıkları Sempozyumu” 27-28 Nisan 2017 tarihleri arasında 2 gün devam edecek olup ikişer eş zamanlı olarak yapılacak 14 farklı oturumda toplam 53 bildiri sunulacak.