Son Güncelleme: 13 Mayıs 2017 15:50 Eğitim Sen Çorum Şube Kadın Sekreteri Nurcan Hasırcı Doğan, 14 Mayıs Anneler Günü nedeniyle yayınladığı mesajında; annelere verilecek en güzel armağan, şiddetten, sömürüden arınmış bir dünya olduğunu söyledi.
Her şeyin alınıp satılabilir olduğu çağda, anneler günü tüketimin arttırılması için adeta bir kampanya süreci gibi işlediğini belirten Doğan, “Tek taş pırlanta kampanyaları, annelerin ev işlerini daha hızlı yapmalarını sağlayacak ev aletlerinde uygulanan indirimler, mağaza promosyonları ile anneler gününü devasa bir pazara dönüştürmüştür” dedi.
Doğan, “Anneleri mutsuz edecek onlarca neden varken bunların tümü görünmezleştiriliyor” ifadelerini kullandığı mesajını şöyle sürdürdü;
“Oysa toplumda ne kadar eşitsizlik, sömürü, baskı ve şiddet varsa, anneler tüm bunlardan en az iki misli etkileniyor. Eğer bir anneler günü kutlaması yapılacaksa, bu günde sevgiyi tüketime tahvil etmek yerine, annelerin sorunlarına dikkat çekilmesi, çözüm yolunda çaba harcanması çok daha anlamlı olacaktır.
Biz eğitim ve bilim emekçileri olarak, annelere verilecek en güzel armağanın, sömürüden, şiddetten arınmış bir dünya olduğuna inanıyoruz. Ve diyoruz ki; ey egemenler, anneleri mutlu etmekten mi söz ediyorsunuz, öyleyse;
• Susturun silahları! Artık çözüm bulamadığınız, bulmak istemediğiniz demokratikleşme sorunlarının vebalini gençler ödemesin. Bu ülke toprakları hiç olmaması gerektiği kadar genç bedenleri kucakladı. Artık daha fazla annenin yüreği yanmasın. Vicdanlı ve sorumlu olun. Ülke sorunlarına, halkın demokratik taleplerine, silahla, operasyonlarla yanıt vermek yerine elinizi taşın altına koyun ve tüm toplumun kabul edebileceği çözümler üreterek hayata geçirin. Herhalde annelere hediye etmek için barıştan daha değerli bir armağan yoktur.
• Anneleri gerçekten mutlu etmek mi istiyorsunuz, öyleyse genç işsizliği sorununa çözüm bulmak için çaba harcayın. Memlekette herkesin çocuklarının sizinkiler gibi gemicikleri yok. Genç işsizlik oranının dünya ortalamasının iki katı olduğu ülkemizde her dört gençten birinin işsiz olduğunu bilin! Bu çocuklar, halen el açmak zorunda oldukları anne-babalarına karşı daha fazla mahcup etmeyin!
• Anneleri mutlu mu etmek istiyorsunuz, öyleyse çocuklarına insan onuruna yaraşır bir gelecek hazırlamalarına izin verin! Ülke gençlerini şifre skandallarıyla kepazeye dönmüş sınav sistemi içinde heder etmeyin. Çocukları sürekli sınavlara koyup akranlarıyla rekabet edecek yarış atı haline getirmeyin. Eğitim sistemini, tek tipçi, baskıcı, otoriter, muhafazakâr değerlerinizden muaf tutun. Çocukların özgürce düşünebilecekleri, kendilerini gerçekleştirebilecekleri, sanatsal entelektüel yeteneklerini geliştirebilecekleri bir eğitim sistemini hak ettiğini bilin!
• Annelere değer verdiğinizi göstermek mi istiyorsunuz, öyleyse çocuklarını birbirine düşman etmeyin. Irkçı milliyetçi, ötekileştirici ajitasyona son verin. Böyle giderseniz annelere yeni ve çok daha fazla evlat acısı vaat ettiğinizi iyi bilin!
• Anneleri mutlu etmek mi istiyorsunuz, öyleyse onlardan dört çocuk doğurmalarını istemek yerine, doğurdukları çocukları sağlıklı bir şekilde yetiştirmelerine olanak tanıyın; çalışan annelerin çalışma yaşamından kopmamaları, haklarını kaybetmemeleri için gerekli düzenlemeleri yapın. Çalışan kadınların annelikten doğan haklarını koruyacak ve geliştirecek uluslar arası düzenlemeleri onaylamaktan ve hayata geçirmekten kaçmayın!
Ve annelerin, acılı birer yürekten ibaret olmadıklarını hiç unutmayın! Anneler çocuklarının yaşam hakkı başta olmak üzere haklarına kast edenlere, onlara tutsaklığı, çocuk işçiliğini, istismarı, güvencesizliği, sınav kapılarında umut tüketmeyi, işsizliği, birbirine düşman etmeyi reva görenleri çok iyi tanırlar ve onlara gereken cevabı verebilecek güce de sahiptirler.
Anneler günü savaşın yoksulluğun kadına yönelik şiddetin son bulmasıyla gerçek anlamıyla kutlanabilecektir. Eğitim Sen’li kadınlar olarak pırlanta ya da ev gereçleri değil; özgürlük, barış ve adalet istiyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle tüm annelerin anneler gününü kutluyoruz”