Son Güncelleme: 26 Mayıs 2018 16:37 Hitit Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Özlem Erçen Diken, “İftar ile sahur arasında arka arkaya sık aralıklarla içilen sigara kalp krizi riskini arttırır” dedi.
Ramazan ayıyla birlikte uzmanlardan sigara tiryakilerine önemli uyarılar gelmeye başladı. Ramazanda içilmeyen sigaraların iftar sonrası birden tüketilmesinin ciddi sağlık problemlerine neden olacağına dikkat çeken uzmanlar, Ramazan ayı sigarayı bırakmak için bir fırsat olduğunun altını çizdi.
Sigara kullanımının yol açtığı sağlık sorunları nedeni ile her yıl Türkiye’de 100 bin insanın hayatını kaybettiğine dikkat çeken Hitit Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Özlem Erçen Diken, dünyada ise bu sayının 7 milyon olduğunu söyledi. Tütün kullanımına bağlı ölümlerin üçte ikisinin kalp ve akciğer hastalıklarından kaynaklandığını vurgulayan Dr. Diken, akciğer kanserinin en sık görülen ve en ölümcül kanserlerden olduğunun altını çizdi.
Akciğer kanserinde bilinen en önemli risk faktörünün sigara olduğuna vurgu yapan Dr. Diken, “Önlenebilir bir hastalık olması ve risk faktörünün biliniyor olması nedeni ile akciğer kanseri gibi KOAH diye kısaltılan kronik tıkayıcı akciğer hastalığından da sigara kullanmayarak büyük ölçüde korunabilinmektedir” dedi.
Tütün ürünü kullanmanın vücuttaki olumsuz etkilerinin başında damarların yapısında meydana gelen değişiklikler geldiğini anlatan Dr. Özlem Erçen Diken, “Özellikle kalbin besleyici damarları olan koroner damarlarda daralma ve tıkanma sonucunda kalp krizi meydana gelir. Sigara içilmesine bağlı sağlık sorunları yıllar içinde yavaş olarak gelişir, fakat sigaranın bırakılması ile birlikte vücutta meydana gelen olumlu değişiklikler dakikalar içinde ortaya çıkar.
Sigara bırakanlarda en önce görülen olumlu gelişme hemen, 15-20 dakika sonra nabız ve kan basıncının düzelmesi olarak hissedilir, 12 saat sonra da kandaki karbonmonoksit düzeyi normal değerlere iner. Sigarayı bırakan kişilerde bir yıl sonra kalp krizi geçirme riski yarı yarıya azalır, aradan 15 yıl geçince de hiç sigara içmeyen bir kişinin riski düzeyine iner” diye konuştu.
Ramazan ayı sigarayı bırakmak için bir fırsat
Ramazan ayının sigarayı bırakmak için bir fırsat olduğunu belirten Dr. Diken, “Ramazanda oruç tutulması ile gün boyu uzun saatler süresince hiçbir şey yemeden ve içmeden yaşanmaktadır. Bu süre içinde sigara da içmeden uzun süre geçirilmektedir. Sigara içiciler ramazan döneminde bu kadar uzun süre sigara içmedikleri için herhangi rahatsızlık da hissetmezler.
Bu durumda sigara içen kişiler birkaç saat daha ‘sigarasız’ kalabildiği takdirde sigarayı tamamen bırakma olanağı bulabilirler. Uzun süren açlık döneminden sonra akşam iftar yemeğini takiben sigara içilmesinin sakıncaları olduğunu da bilmek gerekir. İftar ile sahur arası kısıtlı dönemde arka arkaya sık aralıklarla içilen sigara kalp krizi riskini arttırabilir. Sigara azaltılarak değil, tamamen kesilmelidir. Azaltarak içmeyi sürdürmek bağımlılığı da sürdüreceğinden, azaltmak bırakmak demek değildir. Her an eski sıklıkla içmek için riskli bir durumdur.
Sigara iftara kadar içilmediği gibi kısıtlı bir süre olan iftar sahur arasında da içilmemesi başarılırsa o zaman bırakmak için büyük bir adım atılmış olunur. Sonuç olarak Ramazan ayı sigara içenler açısından sigarayı bırakmak için bir fırsattır. Bu fırsatı değerlendirmek gerekir. Bu konuda destek almak isteyenler Sigara Bırakma Polikliniklerine başvurabilirler veya ALO 171 Sigara Bırakma Danışma Hattını aramak suretiyle yardım alabilirler” ifadelerini kullandı. (İHA)