Son Güncelleme: 15 Ocak 2018 10:29

MHP Sungurlu İlçe Başkanı Yasin Şahin, son günlerde partilerine yönelik yapılan saldırılara sert tepki göstererek “Davasını satan acizlere eyvallahımız olmaz” dedi.

MHP Sungurlu İlçe Başkanı Yasin Şahin, muhabirimize yaptığı açıklamada, son zamanlarda partilerine yönelik siyasi yorum yaparak saldıranlara cevap verdi. MHP hakkında algı operasyonu yapmak için sosyal medyadan yorum yapanları; “Kırmızı Başlıklı Kız”, Şaban’ın filmlerindeki “Sahte Kabadayı”, Red Kit’in “Daltonlar”ı ve Şirinler’in “Gargamel”i olarak nitelendiren Yasin Şahin, hiç birine eyvallahlarının olmayacağına dikkat çekti.

MHP’lilerin ülkenin refah ve istikrarı için ateşten gömlek giydiğine işaret eden Şahin, “Milliyetçi Hareket Partisi ve muhterem Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye’nin ilelebet var olması için ‘önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben’ anlayışı ile Mustafa Kemal Atatürk’ten Başbuğumuz Alparslan Türkeş’e kadar uzanan kutlu yolun aydınlığını muhafaza etmiş, ülkemizin refah ve istikrarı için ateşten gömleği Türk milletine adamış olduğu ölümlü bedenine giyinmekten geri durmamıştır” dedi.

“MHP için ayağınızı çamur edip niye gezdiniz?”

Yasin Şahin, son zamanlarda partileri üzerinden siyasi yorumculuk yapanlara şöyle karşılık verdi: “Bir kuşatma edasında gâvurun Müslümana saldırdığı gibi saldırma gayreti ve gafleti içerisindelerdir. Algı paranoyasına kendini demirbaş yapanlar yatıyor ‘MHP’, kalkıyor ‘MHP’. MHP madem bu kadar vazgeçilmezdi sizler için ‘tarlada, tapanda ayağınızı çamur edip niye gezdiniz’ demezler mi?

“Davasını satıp kaçan fareler!”

Beyinlerini çirkin kapitalistlere satmış deve kuşlarının, davasını ‘gemi su alıyor, MHP bitti’ algısına satıp kaçan fareler. Koltuk ve makam olsun da neresi olursa olsun ‘bir kuru tabureye de razıyım’ diyen aciz kulların, ağızları açılınca hayatında mahpushaneye ziyarete gitmemiş adamların. Yalandan mahpushane işkence hikâyeleri, şeytanın ‘ben ben ben’  vesvesesinin kemendine boynunu uzatmış günahkârlar. Efendiliğini, adamlığını koruyanların hileye, hurdaya bulaşmayan çirkefe müsamaha etmeyenlerin korktuğunu zanneden ‘kırmızı başlıklı kızların’. Yolunu, rotasını şaşırıp duvara toslayan şarampole yuvarlananların. İşledikleri hatanın günahın sorumluluğunu ‘şeytana uydum’ diye başkalarına şeytanlık yükleyenlerin. Ahvalinin getirdiği psikolojik durum içerisinde olanların ne genel başkanımızın ne de bizlerin siyasi ikbal, koltuk ve makam ihtirası gibi bir hal içerisinde olduğumuzu söyleyecek temiz bir ağzı, temiz bir duruşu yoktur.

“Rüyalar aleminde abuk sabuk yazı yazanlar”

Bugün dünyevi menfaatlerini çıkarlarını boyunlarındaki heybenin cebinde taşıyanlar. Dün söylediklerinin, bugün unutulduğunu zannedenler. Dün sövenler, bugün akıl verenler. Dün kahve köşelerinde atanlar, bugün arka çıkanlar. İllegal dinlemeler yapanlar. Rüyalar aleminde abuk sabuk yazı yazanlar. İşleri bitince heybenin ön yüzünü arkalarına alanlar. Her deliğe bir yılan yuvası açanlar, çoğalttığınız delikler de yolunu şaşıracakları gün yakındır.

“Kendini sahte kabadayı olarak görenler”

‘Bizi kimse sorgulayamaz’ diyenler. Sorgulanırsınız, durduğunuz yer sorgulanır, yürüdüğünüz yol sorgulanır, zehir saçan dil sorgulanır. Şaban’ın filmlerinde ‘sahte kabadayı’ rolünde kendini görenler.    Sosyal medyada klavye tuşlarında ‘bizi kimse sorgulayamaz’ diyenler. ‘Korktu da inkar ediyor’ diyenler Red Kit’in Daltonlar’ı, Şirinler’in Gargamel’isiniz… Hatasından dönenler, hatasının farkına varanlar, kandırılanlar olmuştur ve kucaklaşmışızdır, kucaklaşmaya devamda edeceğiz ötekileştirmeden arkamızı dönmeden. Israrla hatasını devam ettirenler, kendisini genel merkez üstünde görenler ‘ben olmazsam olmaz’ diyenler. Zatını kaya parçası, başkalarını çakıl taşı görenlere de eyvallahımız olmayacak.

“Elin yoğurdunu yiyorsunuz!”

Bugün herkes durduğu yere, yürüdüğü yola bakacak. Kimin nerede olduğu kulak var duyulmakta, göz var görülmektedir. Trenin vagonlarını saymaktan trenin ne taşıdığını, raylara ne sağlam basarak yol aldığını, makinistinin direksiyona ne kadar hakim olduğunu kaçıranlar. Arkadan gelen isyancıları taşıyan trenin dumanından zehirlenip sağa sol kusmakta, elin yoğurdunu yemektedir.

“MHP bu ülkenin sigortasıdır”

MHP her yerdedir, MHP bu ülkenin sigortasıdır. MHP aziz Türk Milletinin bekasının garantörüdür. MHP ekmek su havadır. MHP güven ve istikrardır. MHP emin adımlarla yere sağlam basmaktır. MHP Türkiye’ye parmak sallayan kim olursa olsun o parmağı kesip atan vakurlu dik duruşa sahip Milliyetçi kadrolardır. MHP İslam’ın ve Türklüğün sancağını surlara diken Ulubatlı Hasan’ların yetiştiği Ocak’tır. MHP Kürşad’ın kırk çerisinin hamurunun mayasıdır. MHP Anadolu’nun pas tutmuş kapılarını açan Alparslan’ın ‘sizlere öyle bir vatan bırakıyorum, ilelebet sizlerin olacaktır’ sözünün mirasçısıdır. MHP Fatih’in kılıcının altın kapması, Yavuz’un atının beyaz yelesidir. MHP Allah’ın nizamını yer yüzüne hakim kılmaya yemin etmiş milyonlarca Türk Milliyetçisinin vazgeçilmez, durdurulmaz yeminidir. MHP Alparslan Türkeş’tir, Devlet Bahçeli’dir.”