Son Güncelleme: 2 Ekim 2017 16:45 Türk Eğitim-Sen, her yıl olduğu gibi bu yılda Türkiye genelinde ücretli öğretmen araştırması yaptı.
Türkiye Kamu Sen İl Temsilcisi Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Selim Aydın,” Bu araştırma; öğretmen açığının ne boyutta olduğunu ve öğretmen açığını ücretli öğretmenlerle gidermeye çalıştığımızı çok net ortaya koymaktadır” dedi.
Ataması yapılmayan öğretmen adaylarının doğal olarak ders ücreti karşılığı öğretmen olarak görev almak için başvuruda bulunduğunu ifade eden Aydın, “Türk Eğitim-Sen’in ülkemizdeki ücretli öğretmenlerin sayısını tespit edebilmek için yaptığı araştırma eğitimimize projeksiyon tutmaktadır” diye konuştu.
Sendika olarak ücretli, sözleşmeli öğretmen görevlendirmelerine, mülakatla öğretmen alımına karşı olduklarının altını çizen Aydın, konu ile ilgili yaptığı açıklamasında şunları söyledi;
“Milli Eğitim Bakanlığı’nın ucuz iş gücü temin ederek, öğretmen açığına çözüm arayışında olması çok yanlıştır. Ücretli öğretmenler her türlü haktan mahrumdur, Girdikleri ders başına ücret almaktadır, hiçbir güvenceleri yoktur, tayin ve özlük hakları bulunmamaktadır.
Üstelik araştırmadan da görüleceği üzere ücretli öğretmenlerin bir kısmı ön lisans mezunudur. Uzmanlık gerektiren bölümlerde bile ön lisans mezunlarının ücretli öğretmen olarak görevlendirilmesi ataması yapılmayan binlerce öğretmen varken anlaşılabilir değildir.
Ataması yapılmayan öğretmen adayları, doğal olarak ders ücreti karşılığı öğretmen olarak görev almak için başvuruda bulunmaktadır.
Ancak, ders ücreti karşılığında öğretmen görevlendirilmesinde 657 sayılı Kanunun 89. maddesi dışında resmi bir mevzuat bulunmamaktadır. Uygulamada ilçe milli eğitim müdürlüklerinin , branş bazında, şahıs bazında bazı öncelikler uyguladıkları iddiaları sendikamıza iletilmektedir. Mesela Alaca ilçesinde aynı branşta 4 yıllık lisans mezunu varken Alaca İlçe Milli Eğitim Müdürünün ön lisans mezunu olan eşini görevlendirmesi ne derece etiktir. Milli Eğitimin başında olan bir şahsın nefsi hareket ederek, menfaati doğrultusunda hareket etmesi kabul edilebilir değildir. İlçe Milli Eğitim Müdürü Hürrem Dursun eşi hanımefendiye pozitif ayrımcılık yapılmasına göz yumduğu gibi, bir sendika temsilcisinin oğluna da pozitif ayrımcılık yapılmasına göz yumarak, ilçede hakkaniyet ölçüsünde hareket etmemiştir. Bu durum başvuru yapan 4 yıllık lisans mezunlarını hayal kırıklığı yaşamalarına neden olmuştur.
İlçe Milli Eğitim Müdürünün bu uygulamayı sağlaması veya göz yumması hem yasal değildir hem de kul hakkı yemektir.
Bu tarz problemleri yaşamamak için Milli Eğitim Bakanlığı bir genelge yayınlayarak bu adaletsizliklere çözüm üretmelidir. Amaç en iyiyi tespit edip hak edeni görevlendirmek ise önceliğin görevlendirileceği alan mezunlarına ve varsa KPSS puanı üstünlüğüne göre, alandan öğretmen bulunamaması halinde eğitim fakültesi mezunu olması, pedagojik formasyona sahip olma, lisans mezunu olma ve nihayet ön lisans mezunları şeklinde bir düzenlemeye gidilmelidir.
Sendikamız ücretli, sözleşmeli öğretmen görevlendirmelerine, mülakatla öğretmen alımına karşıdır. Ücretli öğretmen çalıştırmak insanları sömürmektir. Şayet kaliteli, verimli, dünya ülkeleri ile rekabet edebilir bir eğitim sistemi hedefliyorsak, Pisa’da başarı elde etmek, eğitimde lider ülke olmak istiyorsak, tüm öğretmenleri kadrolu olarak istihdam etmeli ve öğretmenlerin mülakatla değil, KPSS puan üstünlüğüne göre atamasının yapılmasını sağlamalıyız.”