Son Güncelleme: 30 Eylül 2016 22:10 Çorum Milletvekili Salim Uslu, TRT AVAZ televizyonunda “Gökçen Oğan ile Detay 13” programında Ortadoğu’da ve bölgemizde yaşanan olayları değerlendirdi.
Türkiye’yi mecalsizleştirmek isteyen çok çevre var
Çorum Milletvekili TBMM İdare Amiri Salim Uslu;. Olağanüstü hal 3 aylık uygulamasında görüldü ki süreç yeterli olmadı bu nedenle Milli Güvenlik Kurulunda uzatılması konusunda bir tavsiye kararı alındı. Mecliste bu tavsiye kararına uyacaktır. Mecliste bulunan siyasi partilerin OHAL’i uzatma konusunda olumlu tavır alacağını düşünüyorum. Türkiye’yi içerde ve dışarda mecalsizleştirmek isteyen çok çevre var. Bir taraftan PKK, PYD, DAEŞ ve YPG içerisinde teröre karşı olması gerekirken Türkiye’yi itidal tavsiye eden gerekirken iki yüzlü davranan ülkelerin politikaları var. Nitekim 15 Temmuz’un tatil ilan edilmesi o günün unutturulmaması açısından önemlidir. Başlangıçta OHAL yurttaşlara karşı ilan ediliyormuş gibi bir algı oluşturmaya çalışanlar fena yanıldılar. Hiçbir yurttaş günlük yaşamından en ufacık bir fedakârlık yapmadan günlük ihtiyaçlarından herhangi bir şekilde müdahale edilmeden günlük yaşamını sürdürüyor. Burada asıl olan FETÖ örgütüyle bağlantısı olanlar ya da PKK ile bağlantısı olanlar, ordumuzun ya da diğer güvenlik güçlerimizin içerde ve dışarda yapmış olduğu operasyonlar var bunlara imkân verilememeye çalışılıyor.”
Teskere Oylanacak
Uslu; “Cumartesi günü Sayın Cumhurbaşkanın konuşmasından itibaren TBMM açılıyor ve teskereyi yeniden oylamış olacağız. Böylece yabancı ülkede özellikle Güneyimizde bulunan ülkelerde asker bulundurma yetkimizi yeniden hükümete vermiş olacağız.”
Gazi Meclise Gelen Yabancı Heyetler Hayretler İçinde Kalıyor
15 Temmuz akşamını anlatan Uslu; ”Biz gazi meclisteydik ve çok kötü bir akşamdı. 20 metre daha iç tarafa düşse bomba muhtemelen genel kurul salonuna düşecekti ve 83 vekil oradaydık. Gazi Meclise gelen yabancı heyetler hayret ve şaşkınlık içinde kalıyor üzüntülerini bizimle paylaşıyorlar. Ama bu ne kadar ülkelerinin politikalarına yansıyor, ne kadar dış politikalarında etkili oluyor bundan çok emin değilim.
ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ‘ da Gazi meclisi gezdi gördü ama ABD’nin Ortadoğu politikası değişmedi. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi bir doğru var oda şu dönemde bizim dostumuz yine kendimiziz başka dost yok.
Türk milleti bir destan yazdı. Devletine, milletine, kendi iradesine, geleceğine sahip çıkmak adına büyük bir destan yazdı. FETÖ Terör örgütü kime hizmet ediyor, bunları kim örgütledi, kimler tarafından devletin kılcal damarlarına kadar entegre edildi? Öyle iddia edildiği gibi bunlar Ak Parti döneminde gelmişte değiller. O günkü yurtta sulh konseyi kimlerden oluşuyor? O pilotlar kimlerdi bunların açığa çıkartılıp cezalandırılması gerekiyor.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız açıkladı; 17-25 Aralık operasyonunda birinci derece bu işe hizmet eden elebaşlarının çıkartılması gerekirken üçüncü, beşinci derecedeki ya da ilgisizinin tutulup mağdur edilmesini doğru bulmuyorum. Hukuk devleti herkese lazım. Devletin alternatifi zillettir. Devleti zaafa uğratacak hareketlerin içeresinde kim olursa olsun, kimin yakını, kimin adı demeden, statüsüne bakmadan mutlaka üzerine gidilmesi gerekiyor. At izi it izine karışmaması gerekiyor. Bazı Devletlerin kendi ilkeleriyle ne kadar çeliştiğini gördük bu süreçte en başta ABD ve AB olmak üzere demokrasi ilkeleriyle, hak ve özgürlüklerle ilgili ikiyüzlü davrandıklarını gördük. Demokrasi ve insan hakları konusunda bizi yargılayanları bizim aleyhimizde hüküm verenlerin söz konusu; demokrasinin geleceği olunca bir anda terör örgütleri’nin yanında yer aldılar. Avrupa Birliğinin bir liderlik sorunu var. Ortak savunma politikaları, ortak dış politikaları, ortak ekonomi politikaları, ortak sosyal politikalar vb. oluşturamadılar. Ama Avrupa birliğinin kâğıt üzerindeki insan hakları ve demokrasideki standartlarına ilişkin ilkeleri doğru ilkelerdir.
Musul Operasyonunda Şartlarımız Var
Musul operasyonun da bizim şartlarımız var. Hiçbir şekilde PYD ya da YPG gibi örgütler koalisyon güçleri içinde yer almayacaklar. Bu tür operasyonları kendi çıkarları için kurulandığı konusunda çok ciddi uyarılar var. Şahsen ben Musul operasyonundan yanayım. Suriye’de temel hak ve özgürlüklerine savunmakla beraber ülkede demokrasi konusunda hassasiyetimiz var. Bunlar her fırsatta Eset’e söylenmiştir. Ama Eset bunlara kulak tıkamıştır. Çünkü Suriye devletinin parçalanması bazı çevrelerin işine geliyor.
Dış politikada hiçbir zaman duygusallık olmaz. Daima daha rasyonel politikalar oluşturmak zorundasınız. Daha pragmatik davranmak zorundasınız, her ülke böyle yapıyor. Bir iş arkadaşım vardı bana derdi ki; “Akıllı iş adamı yumurtalarını aynı sepete doldurmaz.” Devlet bütün yumurtalarını ABD yada AB sepetine koymaması gerekiyor. Bu nedenle Rusya’yla ilişkilerimizin normale dönmesini doğru buluyorum. Rusya bizim kapı komşumuzdur. Rusya’yla yaptığımız ticaretin ve turizmin hacmi fevkalade yüksektir. Rusya’nın Ukrayna’daki yayılmacılığını tasvip etmemekle birlikte yok sayılmaması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye ulusal onurumuza uygun davranmaya devam ettikçe ne Rusya nede ABD’nin güdümünde olmayacaktır. Tam bağımsızlık aslında tamda budur. Kendi merhamet medeniyetinin değerlerini yaşatan çağdaş ve demokratik değerleri, insan hakları özgürlükleri konusunda ki duyarlılıklarını ortaya koyan ve Orta Doğuda rol model ülke olmayı bilen, belirleyici olan bir Türkiye düşünüyorsak kimle ne kadar iş birliği gerekiyorsa yapıla bilinir.
Çorum Milletvekili Salim Uslu 72. Yıl önce Ahıska Türklerinin yaşadıkları sürgün ve zulme dair de şunları söyledi; “Ahıska, Posof ilçemize 15 km yakındır. Posof nehrinin iki yakasında kurulmuştur. 850 yıllık bir Türk yurdudur. O açıdan Gürcistan bölgesi demek yanlış olur. Gürcistan sonradan oluşmuş bir devlettir. Tarihine baktığımız zaman özellikle Sultan Alparslan’ın Anadolu’yu fethinden önce Ahıska Türkleştirilmiştir” dedi.
Uslu, “Ahıska Sürgününü yaşayan, olayın tanıklarını dinlediğinizde çok acı bir insanlık dramı var. Çok şükür bugün güçlü bir Türkiye Devleti, Suriyeli 4 Milyon göçmeni alıyor, onlara eğitim, barınma imkânları ve her türlü kolaylığı sağlıyor. Batı’nın bile yapamadığı insani ve vicdani görevi Türkiye yapıyor. Modern anlamda kamplar kuruyor. Medeniyet toplumu, güçlü bir devlet olmak böyle bir şey. Eğer Türkiye Letonya, Litvanya gibi sıradan, nevzuhur bir ülke olsaydı, bunların hiçbirisi olmazdı. Ama Türkiye büyük bir devlet olunca herkesi kucaklamak, kuşatmak zorunda. Oysa Ahıska Türkleri o gün bu dramı yaşadıklarında Türkiye gibi güçlü bir devlet yoktu yanlarında. Kimse görmedi duymadı yaşananları, maalesef büyük acılar yaşandı.
Çorum Milletvekili Salim Uslu son olarak; “Büyük Sürgün Kafkasya” tarihte ki yaşanmış dramları belgelemek ve gelecek nesillere taşımak adına önemli bir çalışmadır bu vesileyle TRT ailesine ve Eritre Büyükelçimiz Fırat Sunel’e de teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.