Son Güncelleme: 4 Ekim 2016 16:42 Ankara Gündeminin ele alındığı Mehmet Acet’ın hazırlayıp sunduğu Akşam Ajansı programının bu haftaki konukları; Çorum Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Salim Uslu, 21. Dönem Diyarbakır Milletvekili Ömer Vehbi Hatipoğlu, 24. Dönem Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, Doç. Dr. Murat Yılmaz oldu.
15 Temmuz Darbe Girişimi ve sonrası, OHAL’in uzatılması ve Lozan Antlaşmasının değerlendirildiği programda Uslu, “İçeride ve dışarıda birçok darbe gördüm. Hiçbir ihtilal döneminde parlamento zarar görmedi. Belki parlamento kapatıldı, 12 Eylül’de idamlar yaşandı ama son darbe girişimi kadar hiçbir zaman kanlı olmadı. Geçmişteki darbelerde sokağa çıkan vatandaşı vuran, tarlasındaki Muhtar Mustafa emmiyi, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Genel Kurmay Başkanlığı önünde uçaklardan, helikopterlerden halkımıza ateş açan olmadı. Darbeyi yapmak isteyenler milleti hesaba katamadılar. Tankların önüne yatan insanlar ya da kiremitti, levyeyi havadaki uçağa fırlatanlar, o saatte parlamentonun olağanüstü toplanarak direnmiş olması vs. fevkalade önemliydi. 15 Temmuz Şehitlerimizi rahmetle, Gazilerimizi şükranla yâd ediyorum. Şecaat arzederken Merd-i Kıpti Sirkatin Söyler’in söylediği bir söz var; Kendi rütbelerine saygı bekleyenlerin millete, millet iradesine saygı göstermediği bir dönem yaşadık. Buna hakları olmadığını düşünüyorum” dedi.
Olayların ideolojik aidiyetlere göre değil daha analitik bakılması gerektiğini belirten Uslu, “ 15 Temmuz’da sabahlara kadar dua edildi, Cumhurbaşkanımızın çağrısı, Hükümetin kararlılığı, muhalefet partilerinin birlikte darbeye karşı durmaları, Halkımızın yüksek duyarlılığı öngörüsü, kararlılığı hatta ölümü bile göze alarak sokaklara çıkmaları, ilk defa medya darbeye karşı birlik oldu çok önemliydi” dedi.
Demirtaş’ın açıklamaları
HDP eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın Yeni Sokak Çağrısını değerlendiren Uslu, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “Türkiye Partisi olacağız” diyen parti Türkiye Partisi olamamışlardır. Kürt halkına rağmen kürtçülük yapmak gibi bir konuma düşmüşlerdir. Kendi söylemleri ile çelişki içerisindeler. Kandil’in gerisinde kalmamak için yapılan sadakat açıklamasıdır. Siyasi partiler ve toplum nezdinde karşılık bulacak bir açıklama olmadığını Kürt Halkının bile itibar etmeyeceğini düşünüyorum ” dedi.
OHAL’İN UZATILMASI
Uslu, OHAL’in ilan edilmesi doğru bir karardır. Burada Cumhuriyet Halk Partisinin OHAL’le ilgili Anayasa Mahkemesini komşu kapısı haline getirmesini çok doğru bulmuyorum. CHP’nin kendi ilkeleri ile de çelişen bir durumdur. Devletin zarar gördüğü, kastedildiği, bekasının tehlikede olduğu bir yerde ilkelerinden bir tanesi de Devletçilik olan CHP’nin devletin yıkılmasına cesaret veren yaklaşımını doğru bulmuyorum. Türkiye uzun süre OHAL’lerle yönetildi ama ilk kez Olağan Üstü Hal’den vatandaş hiçbir şekilde etkilenmiyor. Ne demokratik, bireysel haklar, özgürlükler hiçbiri zarar görmüyor. Sadece Devletimize kastedenlere karşı Devlet hem idari hem yargı hem de askeri bakımdan daha rahat hareket ediyor. OHAL devletin işini kolaylaştırıyor. Eskiden OHAL’de grevler, toplu sözleşmeler, sendikal haklar engellenir sendika üyeliği dahi yapamazdınız. Şuanda böyle bir şey yok. Sokaktaki vatandaş OHAL’i hiç hissetmedi. Avrupa çok ciddi liderlik sorunu yaşıyor. Kendi ilkeleri ile çelişir duruma düştü. Avrupa’nın darbeye karşı çıkmak yerine bize itidal tavsiye ediyor olmasını anlamak ve haklı görmek mümkün değil. Türkiye’nin büyümesi, güç kazanması, rol-model haline gelmesi onların da işine gelmiyor. İşine gelmediği için de demokratik halk hareketini desteklemek yerine hukuk devleti, demokratik devleti, seçimlerle gelenleri seçimlerle gideceği ilkesini benimsemiş olmanın gereğini yerine getirmek yerine, tam tersine Fetöcülere, teröristlere, PKK’ya karşı yapılan bir kısım meşru mücadeleleri, hukuki mücadeleleri eleştirmek bize itidal tavsiye etmek gibi kendi içerisinde çok çelişkili duruma düşüyor. Bunu da hiçbir şekilde haklı görmek mümkün değil. Akıl ve vicdan sahiplerinin de haklı gördüğü kanaatinde değilim. Cumhurbaşkanımız, BM’lerde yaptığı konuşmasında açık açık yüzlerine karşı yaptıkları hataları yanlışları haykırmıştır. Ortada çok ciddi global, küresel bir savaş var. Bugün PKK, FETÖ, DEAŞ, PYD, YPG hangi terör örgütü adına ne derseniz deyin bütün bunlar bir senaryonun sadece enstrümanlarıdır. ” dedi.